Acımasızca kıyılan gençlerimiz içindi aşağıdaki satırlar..şimdide kıyıya vuran çocuklar yatıyor boylu boyunca kumsallarımızda... 30 yıl önce parkta mendil satan bir çocuk için yazmıştım.. içim burkularak. Ne acı tesadüf yine bir eylul ayındayız... onun üzerinde örtülü gazete. dün cansız bir çocuk bedenini örtüyordu bir kumsalda. Bırak bir arpa boyu yol gitmeyi.. insanlık kıyıya vurdu! Bu fotoğrafdaki Aylan değil.. artık ufukta gözükmeyen insanlık.. onun kıyılara vuran sureti. Huzur içinde uyusun diye onu sarıp sarmaladım gözyaşından mavi bir bataniye ve kalplerimizin sıcaklığı ile.
Bu gece sarılırken çocuklarımıza, akan uyku hafifliğinde bir sevinç değil, hüzün..gözyaşı...
Sarılıp birbirinize çocuğunuzla
Uyudunuz mu hiç?
Akan uyku değil sanki aranızda
Uyku hafifliğinde bir sevinç
İsmail UYAROĞLU
Bizde yaşamak istedik
huzur ve barış içinde.
Yatıyoruz şimdi boylu boyunca
bir ağacın gölgesinde
karınca kararınca değil
serile serpile
insanların gönüllerinde..
ve Aylan ve Galip
Bizde yaşamak istedik
huzur ve barış içinde.
yatıyoruz şimdi boylu boyunca
deniz kenarındaki bir kumsalda
serile serpile,
derin bir uykuda
ve insanların gönüllerinde..
Ve ben...
senin için taşlar topluyorum,
rüzgarın sesi içlerinde.
yapraklar gibi uzaktaki,
taşlar gibi önümdeki,
ketum, ve hikayeni okuyor
ve okudukça elim
bana bu şiiri yazdırıyor..
Feza... 04.09.2015
#Humanitywashedashore
#kiyiyavuraninsanlik
Sabahın erken bir saatinde,
Bir çocuk çarptı gözüme
Uyuya kalmış bir bankın üzerinde
Kenetlenmiş minicik elleri,
Üzerine örttüğü gazeteye.
Henüz pek küçüktü;
Başlamak için yaşam koşusuna
Kim bilir ne sebeplerle düştü,
Büyük insanların bile ezildiği
Bu koca çarkların arasına.
Yaşıtları askercilik oynarken;
O zırhlarını kuşanıp
Sefere çıkıyordu gerçekten
ve
kazandığı her zaferle birlikte,
Bir gülüş daha eksiliyor yüzünden...
Feza -16.09.1982
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder